SELAMUN ALEYKÜM - سلام عليكم لسان علي: çevirilerim1

21.02.2009

çevirilerim1


...
vakt-i kelâmiyle yani "kün" dedi bu âlem oldu, ba'de Adem'i âlemden peyda eden, birbirine ayna eyledi. Amma çünkim Adem, âlem-i eşyada yani nutfe olmadan ve anakarnından doğmadan mukaddem olan âleme müfredat derler ve Kuranı dahi Cebrail müfrid getirdi derler ve bu rumuz buna işarettir ki 'Âdem'in Anasır-i Erbaa'sı müfredat âleminde terkibe gelip ondan nutfe olup ondan ana rahmine gelip ondan bu âlem bir kitap olup ve gelip beyan oldu. İşte Kuran-ı Kerim dahi Hakk-ı Subhan ve Teala tarafından Cebrail-i Emin harf harf getirip Hazret-i Muhammed aleyhisselam dahi terkibe dizip kelime oldu. Ondan kelam oldu, ondan ayet oldu ve tekmil-i vücud olup ve mana cemi' olup onlardan beyan eylediler. Amma bir gün fahr-i âlem hazretleri Cebrail'den sual eylediki : ya kardeşim cebrail, bu götürdüğün beyanı ve kuranı sana haber vereni görür müsün? Cebrail ... birşeyleri de ardından
...
ba'de: sonra
peyda eden: meydana getiren
mukaddem: evvelki
müfredat: bir bütünü meydana getiren şeylerin her biri
müfrid: tek başına
rumuz: manası gizli olan işaretler
Anasır-i Erbaa: Dört Element
terkibe gelmek: biraraya gelmek
tekmil-i vücud: tastamam
mana cem'i olmak: içyüzü bütünleşmek

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 
علي اغور موسي آق